https://tamadres.com/media/magefan_blog/halide-edip-adivar-kitaplari.jpg

Halide Edib Adıvar

Halide Edib Adıvar
Ekleme Tarihi: Ocak 13, 2021

Halide Edib Adıvar Kimdir?

 

Türk akademisyen, öğretmen, siyasetçi ve yazar Halide Edib Adıvar 1884’te İstanbul’da dünyaya geldi. Annesini küçük yaşta kaybeden Adıvar, yaşını büyüterek Üsküdar Amerikan Kız Kolejiine yazıldı. Bir öğrencinin jurnali üzerine padişahın iradesiyle okuldan uzaklaştırılması sonunda ilköğrenimini evde ders alarak tamamladı. İngilizce öğrenirken çevirdiği Jacob Abbott'un Ana kitabı 1897’de yayımlandı. Bu çeviriyle padişah II. Abdülhamit tarafından Şefkat Nişanı’na layık görüldü. Sonrasında kolejin yüksek sınıfına geri dönüp İngilizce ve Fransızca öğrendi. Halide Edib Adıvar Üsküdar Amerikan Kız Kolejinden lisans derecesiyle mezun olan ilk Müslüman kadın oldu. 1908’de gazetelerde kadın haklarıyla ilgili makaleler yazmaya başladı. İlk yazısı Hüseyin Cahit tarafından çıkarılan Tanin gazetesinde yayımlandı. Halide Edip Adıvar yazıları nedeniyle muhafazakâr kesimin tepkisini çekti. 31 Mart Ayaklanması’nda öldürülme korkusuyla iki çocuğunu da yanına alarak önce Mısır’a ardından İngiltere’ye gitti. 1909’dan sonra öğretmenlik ve müfettişlik yapan Adıvar siyasi içerikli yazılarının yanında edebi yazılar da yazmaya başladı.

 

Aynı yıl Halide Edib Adıvar ilk romanları Heyyula ve Raik'in Annesi, 1910’da feminist eseri Seviye Talip yayımlandı. Bu kitaplar aynı zamanda Halide Edib Adıvar en iyi kitapları arasında yer alıyor. Balkan Savaşı yıllarında Teali-i Nisvan Cemiyeti’nin (Kadınları Yükseltme Derneği) kurucuları arasındaydı ve hastanelerde görev aldı. Hasta bakıcılık yaparken Son Eseri isimli eserini yazdı. Eser Tanin gazetesinde tefrika edildi ve 1919’da kitap olarak basıldı. Adıvar, çalışmalarından dolayı İstanbul’da tanınmıştı. 1916’da Lübnan ve Suriye’ye giden Adıvar, Lübnan’dayken Kenan Çobanları adlı 3 perdelik operanın librettosunu yayımladı. Eseri Vedi Sebra tarafından bestelendi. İstanbul’a döndükten sonra Türk Ocakları’nda çalıştı. O günlerde Millî Mücadele taraftarı aydınların bazıları işgalcilere karşı Amerika ile iş birliği yapma düşüncesindeydi ve Adıvar da bu aydınların arasındaydı. Amerika mandası altına girmekle alakalı bir mektup yazdı, mektup kongrede uzun uzun tartışıldı ve reddedildi. 1919’da Sultanahmet Meydanı’ndaki İzmir’in işgalini protesto mitinginde etkili ve ses getiren bir konuşma yaptı. 1920’de Kurtuluş Savaşı’nda Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında yer alarak önce onbaşı sonra üstçavuş rütbelerini aldı.

 

1922'de yayımlanan Türk'ün Ateşle İmtihanı adlı anı kitabında ve Ateşten Gömlek, Kalp Ağrısı, Zeyno'nun Oğlu romanlarında savaşın değişik yönlerini kaleme aldı. Bu kitaplar Halide Edib Adıvar kitap önerileri arasında yer alıyor. 1926’da Vurun Kahpeye isimli romanı yayımlandı. Savaşı izleyen yıllarda Atatürk ile siyasi görüş ayrılığına düşen yazar, eşi Adnan Adıvar ile yurt dışına çıkıp 4 yıl İngiltere’de, 10 yıl da Fransa’da yaşadı. Bu dönemlerde Türk kültürünü dünyaya tanıtmak maksadıyla konferanslar düzenledi.

 

1935’te Londra’da The Daughter of the Clown (Sinekli Bakkal) romanını yayımladı. Roman, aynı yıl Haber Gazetesi’nde tefrika edildi ve 1936’da kitap haline geldi. 1943’te CHP Ödülü’nü alan eser Türkiye’de en çok baskı yapan roman oldu. Halide Edib Adıvar’ın tüm kitapları, çok satanlar listesinde yer alıyor. 1939’da İstanbul’a döndü ve ertesi yıl İstanbul Üniversitesi'nde İngiliz Filolojisi Kürsüsünü kurmakla görevlendirilip 10 yıl kürsü başkanı görevini üstlendi. 1950’de Demokrat Parti’nin İzmir Milletvekili seçilen Adıvar, 1954’te görevinden ayrıldı. Yazar Halide Edib Adıvar, 9 Ocak 1964’te böbrek yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Roman, hikâye, anı ve oyun türünde eserler kaleme alan yazar Halide Edib Adıvar’ın kitapları günümüzde de büyük bir ilgiyle okunmaya devam ediyor.

 

Halide Edib Adıvar Eserleri

 

Ateşten Gömlek

Vurun Kahpeye

Sinekli Bakkal

Türkün Ateşle İmtihanı

Mor Salkımlı Ev

Son Eseri

Handan

Kalp Ağrısı

Harap Mabetler

Halka Doğru

Tatarcık

 

Halide Edib Adıvar Bir Alıntı

 

‘’ Fakat biz savaş yapmaya mecburduk. Çünkü düşmanlar evimize kadar gelmiş, savaş istesek de istemesek de yurdumuzu yakıp yıkacaklardı. Niçin? Çünkü bir veya birkaç siyaset adamı Yakın Doğu’nun haritasını değiştirmek hevesine düşmüşlerdi. Yunanlılar da kazanç ve zafer hırsına düşmüşlerdi. Fakat onlar da bunun neye mal olacağını görüyorlardı. Gerçi, henüz zafere kavuşmamışlardı, işin sonu da gelmiş değildi. ‘’

Tüm Kitapları Göster

Halide Edib Adıvar Kitapları


Bu Blog’u Sosyal Medya’dan Paylaş